26 Ağustos 2012 Pazar

İlk Safari maceramız...

Mart sonundan beri Güney Afrıka Durbandayız. Durban içinde ve yakınlarında dolansak da, 2 hafta öncesine kadar hiç 'Big 5 - Game Reserve' deneyimimiz olmamıştı.
2 hafta önce uzun hafta sonunu fırsat bilip Hluhluwe taraflarına gitmeye karar verdik. Otelimizi ayırttık, turlarımızı reserve ettik, yol için bolya yiyecek içecek yanımıza aldık (malum çocuklarla araba yolculuğu demek, yemek içmek demek...) ve Cuma sabahı erkenden yola çıktık. Yolumuz 3 saat civarında sürecekti ama biz biraz yolu uzatıp gezmeyi tercih ettik.
Öğleden sonra otele vardık, eşyalarımızı bırakıp ilk turumuza çıktık... Nehir gezintisi... Malum çocuklar küçük olduğu için ancak bu tarzdaki sakin ve tehlikesiz turlara çıkabiliyorsunuz... Bu sakin gezinti bile 22 aylık ve 5 yasındaki iki çocukla bazen fazla adrenalinli bile olabiliyor... Nehir gezintisi güzeldi... Sakin ve sessizdi... Kuşları gördük, birkaç tane timsah ve bolca çalılık....
Ertesi sabah bu kısa tatilin en önemli turu vardı... Hluhluwe-Umfolozi Big 5 Game Reserve.... Big 5... Beş büyükler... Yani leopar, aslan, buffalo, fil ve gergedan.... Çocuklarımızın yaşları sebebiyle 4x4 lerle safariye çıkmamız mümkün değildi ne yazık ki, hayvanlar arabaları genelde hayvan gibi algılayıp uzak duruyorlarmış ama arabaların içinde küçük çocuk olduğunda, sesten veya el kol hareketinden, hayvan olmadığını algılayıp huysuzlaşabiliyor ya da av olarak algılayabiliyormuş ki her ikisi de epeyce sakıncalı olabilir... Bu yüzden 4x4 ler başka sefer deyip, kendi arabamızla parka giriş yaptık... Hluhluwe Parkı, 1895 yılında park haline getirilmiş, Afrikanın en eski 'Game Reserve'u... 86 farklı türün evsahipliğini yapıyor. Ayrıca 340 farklı kuş türünün de yuvası konumunda.
Çok ama çok keyifliydi... Çocuklar arkada hiç uyumadan ve hiç problem yaratmadan yaklaşık 6 saat kadar parkta vakit geçirdik.
Fil ile burun buruna geldiğimiz an... Hayvanlar arasında en tehlikelisi olarak nitelendiriliyor ve belirli bir mesafede durmamız söyleniyor... Ama sonuçta ortam doğal ortam... Mesafeyi tutturmak her zaman çok da kolay olmuyor...
Penceremden minik filin geçişi...



Yolumuzu kesen gergedanlar....


Yalnız kovboy


En güzel surat....
 Leopar ve aslan dışında bütün enteresan hayvanları gördük... Aslanı çok aradık ama ne yazık ki şansımız yokmuş... Ama sabahın 4unde yola çıkan 4x4 turunun da göremediğini öğrenince biraz olsun mutlu olduk... Leopara gelince... Zaten pek fazla gören olmamış... Belki gece turunda diyorlar...

İkinci günümüzü de  tamamlamış olduk... Son gğn ise otelden ayrılıp St. Lucia'ya gittik. Timsah ve Hipopotam turuna katılacaktık... Güneşli bir hava teknedeki 10. dakikamızda fırtınaya çevirince çocuklarla çok keyifli dakikalar geçirdiğimiz söyleyemeyeceğim ama gene de özellikle hipopotamları görmek çok keyifliydi.
Hipo ailesi... 1 erkek 16 dişi...
 

 Böylece 3 günlük gezimizin sonuna gelmiş olduk ve arabaya atlayıp dönüş yoluna geçtik.
Arkadakiler, aşağıdaki fotoğrafta de belli olduğu gibi, pilleri bitmiş durumdaydılar...
Dönüş yolunda....

1 yorum:

  1. Merhaba;
    BLOGU OLANLARA DUYURULUR !! Şirin Gurme BLOGLARINIZI TANITMAYA hazırlanıyor sizde yer almak isterseniz facebook sayfamızı takip edin https://www.facebook.com/SirinGurme ilerleyen günlerde çalışmalarımıza başlıyoruz !

    YanıtlaSil