Zaman o kadar hızlı akıp gidiyor ki... Günler haftaları, haftalar ayları kovalıyor sanki.. Yapılan birşey de yok aslında pek, günlük hayat koşuşturması...
Son zamanlarda hastalıklarla başımız biraz karışıktı. Evde iki tane çocuk ve kendine çok dikkat etmeyen bir baba olunca, hastalık eve bir girdi mi herkesi dolaşıyor ve sonra ikinci turu atmadan evden çekip g.tmiyor. Bir de herkes bir anda hasta olmuyor... Sırayla hep birisi evde hasta... Sanırım sadece anne hem hasta hem de hala anne olmak zorunda :)
Bu hastalıkları atlattık sonunda, okulumuzun ilk dönemi bitti. İlk öğretmen-veli birebir görüşmeleri yapıldı.. Genel olarak herkes herkesden memnun, sorun yok gibi gözüküyor...
Geçen haftasonu uzunca bir aradan sonra ailecek bir tatil kaçamaği yaptık. Burda perşembe resmi tatildi, cumayı da aldık ve Cape Town'a gittik 4 günlüğüne...
Güzeldi.. Tatil güzel olmaz mı? Bir de ben de çocuklar da eşim de gezmeyi seviyoruz. Çocuklar kavga da etseler arabanın arkasında birbirlerini de yeseler, mutlular. İlgiyle merakla dışarıyı izliyorlar, gezdiğimiz yerlerde - arada söylenmeler olsa da - genel olarak heyecan dolular. tatilde genel olarak yediklerine de pek karışmamayı tercih ediyoruz, ana yemeklerini yedikleri müddetce ıvır zıvır için izin var tatilde... Mutlu olsunlar, bu tatil onların da tatili, onlar da okula gittiler, başarılı oldular ve şimdi eğlenmek onların da hakkı...
Gezerken bizim için herşey o kadar hızlı ki... Bir yere bakarken öbür tarafa koşup onun heyecanını yaşıyorlar. Tabii mecburen biz de arkalarından... yani şehir romantik bir şehirmiş, şöyle güzel şarap içilirmiş, böyle güzel müzeleri varmış, alışveriş yapılırmış... Şimdilik bizim için bir anlamı yok... Bir yere girdin, bak, alışveriş yap, birşey kırılmadı mı tamam şanslısın ve 10. dakika da çık... Genel olarak böyle halimiz... Hızlı yaşıyoruz yani hayatı